III. GIYÂSEDDIN
KEYHÜSREV |
Kiliç Arslan'in bu feci akibeti üzerine 6-10 yaslarinda bulunan oglu Giyaseddin Keyhüsrev tahta çikarildi. Kadi Nureddin ile Üstadü'd-Dâr Eminüddin Isfahanî onun egitimiyle görevlendirildi. Muineddin Pervâne emîr olarak devletin önemli makamlarina kendi adamlarini getirmisti. Ancak vezir Fahreddin Ali (Sahib Ata) makamini muhafaza ediyordu. Bir müddet sonra Pervâne'nin adamlari onu da gözden düsürmek için çalismaya basladlar. Kirim'da yasayan Izzeddin Keykâvus'un Fahreddin Ali'ye yazdigi mektup vezirin aleyhine bir koz olarak kullanildi. Izzeddin Keykâvus Sugdak'tan gönderdigi mektubunda gurbet hayatinin sikintilarindan ve vatan hasretinden bahsediyor ve yardim istiyordu. Fahreddin Ali de bu mektubu Muineddin'e göstererek fikrini sormus, Muineddin, Irak Selçuklu sultani Tugrul'un da son günlerinde Ahlat Sah'a bir mektup gönderip yardim istedigini ancak onun cimrilik edip göndermedigini, kendisine yazilmis olsa böyle bir yardimda bulunmaktan çekinmeyecegini ifade etmisti. Fahreddin Ali de bu görüsmeden sonra Izzeddin Keykâvus'a bir miktar yardim göndermisti (1271). Muîneddin Pervane vezirin bu iyi niyetli davranisini onun aleyhinde çalismak için bir firsat kabul etti. Önce oglu Taceddin Hüseyin'i bir ziyafette tevkif ettirdi. Daha sonra da vezir Fahreddin Ali'yi eski sultan Izzeddin Keykavus ile isbirligi yapmakla suçlayarak onu da Emîr-i dâd Eminüddin'in evinde tutuklatdi. Vezir, Muineddin Pervane'ye "Izzeddin Keykâvus bütün ülkenin hükümdari ve ikimizin de efendisiydi. Bana bir mektup yazarak durumunu bildirdi. Ben de seni haberdar ederek ona bir miktar yardimda bulundum. Bütün suçum bundan ibarettir" dediyse de hapsedilmekten kurtulamadi. Vezirin küçük oglu bir firsatini bulup Tebriz'e kaçti ve durumu Abaka Han'a anlatti ve getirdigi yarlig ile babasini kurtardi. Muineddin Pervane damadi Erzincanli Mecdeddin Mehmed'i vezir tayin ettigi gibi diger makamlara da atamalar yapti. Eski vezir Fahreddin Ali 1274'te hapishaneden çikinca bazi hayir müesseseleri ve vakiflarla mesgul oldu. Fakat aleyhindeki dedikodularin ardi arkasi kesilmeyince Tebriz'e gidip durumu Abaka Han'a arzetmek zorunda kaldi. Izzeddin Keykâvus ile iliskilerinin sadece insanî düsüncelerden ileri geldigini ve siyasî hiçbir maksadi olmadigini ispat etti. Neticede kendisi vezirlik makamina iade edildigi gibi ogullarini da subasi olarak çesitli vilayetlere tayin ettirdi. Bunun karsiliginda Abaka Han'a her yil 2000 balis (bir bâlis gümüs 75 dinar karsiligindaydi) para, Anadolu'dan Mogollara gönderilecekti. Vergi ve hediyeleri tasimak için de 700 at tahsisi kararlastirilmisti. Fahreddin Ali Anadolu Selçuklu Devleti'ne büyük hizmetlerde bulunmus bir devlet adami idi. Yaptirdigi hayir müesseseseleriyle o sadece Türkiye'de degil bütün Islâm dünyasinda da hakli bir söhrete kavusmustu. Özellikle, Konya, kayseri ve Sivas'ta olmak üzere insa ettirdigi ve vakfeyledigi cami, medrese, kervansaray ve zaviyeler birer sanat eseri olarak günümüze kadar gelebilmistir. Bundan dolayi Ebu'l-Hayrat lâkabiyla taninmis ve Sahib Ata olarak meshur olmustur. Evladlari ve ahfadi Sahib Ata ogullari adiyla Afyon Karahisar'da hüküm sürmüslerdir. Fahreddin Ali'nin Abaka Han nezdinde kazandigi itibar Muineddin Pervane'ye duyulan itimadin sarsilmasina sebep oldu. Pervane devlet içinde mutlak otorite tesis etmek maksadiyle Mogollara yaranmaya çalisirken rakip gördügü ve ortadan kaldirmak istedigi devlet adamlarini çogu zaman Memlûk sultani Baybars ve eski Selçuklu hükümdari Izzeddin Keykâvus ile isbirligi yapmakla suçlardi. Ancak, Mogollar artik kendisi hakkinda tereddütler beslemeye baslayinca bu defa Baybars'a gizlice mektup gönderip Mogollari Anadolu'dan çikarmak için onunla isbirligine hazir oldugunu bildiriyordu. Fakat Abaka Han, Pervane'nin istegine uyarak Acay ve Samagar Noyan'lari Anadolu'dan geri çekince Baybars ile giristigi temaslari kesti. Abaka Han bu anlasmazliklari görüsmek üzere Muineddin Pervane ile birlikte Mogol kumandanlarini da huzuruna çagirdi. Ayrica ogluyla evlendirmek üzere Kiliç Arslan'in kizi Selçukî Hatun'u da getirmelerini istedi. Bu emir üzerine gelin alayiyla beraber Tebriz'e giden Pervane Abaka Han'in huzuruna çikarak ona sadakatini arzetti ve bazi noyanlarin zulümlerinden halkin sikayetçi oldugunu söyledi. Abaka eski noyanlari çekip Toku Noyan baskanliginda bir grubu Anadolu'ya gönderdi ve bütün Selçuklu beylerinin Toku Noyan'in emrinde oldugunu söyledi. Muineddin Pervane'nin Tebriz'e gittigi tarihlerde vuku bulan en önemli olay Hatirogullarinin Mogollara karsi cihad bayragini açmalari ve Memlûk sultani Baybars'a haber gönderip onu Anadolu'ya davet etmeleriydi. Hatiroglu Serefeddin 1276'da Kayseri'ye vardi, orada ileri gelen Türk beyleriyle görüsüp onlari Mogollara karsi harekete geçmeye zorladi ve Baybars'in yetismekte oldugunu haber verdi. Sultan Giyaseddin Keyhüsrev ile bazi Selçuklu emirlerini de Nigde'ye götürdü. Bütün vilâyetlere fetihnâmeler gönderen Hatiroglu Serefeddin, Sultan Giyaseddin ile birlikte Islâm mücahidi Baybars'i karsilamak için yola koyulduklarini, Memlûk askerlerinin Elbistan'da karsilastiklari Tatarlari bozguna ugrattiklarini bildiriyordu. Öte yandan Muineddin Pervane ile Toku Noyan yanindaki beylerle 1276 güz mevsiminde Anadolu'ya döndüler. Sivas'tan Kayseri-Haleb kervan yolu üzerindeki Yabanlu pazarina oradan da Elbistan ve Nigde'ye geçtiler. Hatiroglu Serefeddin 4000 kisilik bir kuvvetle bunlarin üzerine yürümek istediyse de arkadaslari onu vazgeçirdiler. Ulukisla kalesine siginan Serefeddin yakalanip Pervane'ye gönderildi. Mogol beyleri tarafindan yargilanarak idam edildi. Seyfeddin Toruntay ise Mogol beylerine pek çok hediye takdim ederek öldürülmekten kurtuldu. Fakat isyanda önemli rol oynayan Emîr-i Sikâs kilavuzoglu Seyfeddin, Alemüddin Sencer ve daha birçok Türkmen beyi idama mahkûm edildi. Bu isyandan sonra Mogollarin artik Selçuklu Türklerine güveni kalmadi. Onlarin kendilerine karsi müslüman Memlûklerle isbirligi yapacaklarina kesin olarak inaniyorlardi. Bundan dolayi noyanlar Selçuklu kumandan ve devlet adamlarini kontrol altinda tutmak için 1276-1277 kis aylarini Anadolu'da geçirdiler. BAYBARS'IN KAYSERI SEFERI Memlûk sultani Baybars Mogollarin giderek artan zulüm ve baskilarindan rahatsiz olan Selçuklu kumandan ve devlet adamlarindan özellikle Pervane'den aldigi davet mektubu üzerine Mogollara karsi bir sefer tertiplemek ihtiyacini hissetti. Çünkü müslüman Anadolu halkindan gelen yardim istekleri onun adeta bir kurtarici gibi beklendigini açikça ortaya koyuyordu. Bu davet Mogollar karsisinda kazandigi zaferlerle bir Islâm müceddidi olarak kabul edilen Baybars ile cihan hakimiyeti pesinde kosan Ilhanli hükümdari Abaka Han'i karsi karsiya getiriyordu. Abaka Han 1269 (667) tarihli mektubunda "Sen Sivas'ta satin alinmis bir kölesin. Nasil benim gibi bir dünya hükümdarina karsi çikabilirsin" diye hakaretler yagdirdigi Memlûk sultani Baybars'in Aynicâlut'ta Mogollari ilk defa bozguna ugratan kumandan oldugunu unutmus görünüyordu. Sultan Baybars Mogollarla Anadolu'da tekrar hesaplasmak istiyordu. Ancak ülkesinden çok uzak bir mesafede onlarla savasa girebilmesi için Selçuklularin destek ve yardimina muhtaçti. Bu bakimdan ancak Muîneddin Pervâne ile gizlice anlastiktan sonra yola çikti ve Haleb'de ordusunu topladi. 1277 yili Nisan ayinda (675 Zilkade) Antep'e ulasti. Buradan tarihi kervan yolunu takip ederek Göynük ve Göksu üzerinden Akça Derbend'e kadar geldi. Bölgedeki Ermeniler Memlûk ordusunun yaklasmakta oldugunu Toku ve Tudavun adli noyanlara bildirdi. Bunun üzerine Muineddin Pervane'nin emrindeki Selçuklu ordusuyla Mogol askerleri Kayseri'de toplanarak yola çiktilar. Nigde'de beklemekte olan Mogol birlikleri de onlarla ayni istikamette harekete geçti. Memlûk öncü kuvvetleri kumandani Sungur, 3000 kisilik Mogol öncü birligini maglup edip esir aldi. Daha sonra taraflar Elbistan ovasinda karsi karsiya geldiler. Mogollar Anadolu askerlerinin Memlûklere iltihak etmesinden endise ettigi için onlari kenarda tutup Ermeni ve Gürcüleri ileri hatta sevkediyorlardi. Çok çetin geçen savas Mogol ordusunun yenilgisiyle sonuçlandi. Yaklasik 700 Mogol askeri öldürüldü. Selçuklu ordusuna mensup bazi askerler Memlûk saflarina geçtiler. Pervane'nin oglu Muhezebüddin Ali, damadi Mecdeddin Muhammed'in kardesi Kutbeddin Mahmud, Sivas subasisi Sungurca, Emir-i dâd Seyfeddin, Ârizu'l-Ceys Kemaleddin, Müsrif Zahireddin, baskadi Hüsameddin, Malatya hekimi Residüddin'in ogullari ve daha birçok devlet adami ve kumandan Mogollara karsi duyduklari nefretle müslüman Mem-lûk ordusuna katilmislardi. Memlûk kuvvetlerinin zafer kazanmasi üzerine Muineddin Pervâne Kayseri'ye kaçti (12 Zilhicce 675/12 Temmuz 1277). Burada Mogollar'in kendilerinden intikam alacaklari endisesiyle Giyaseddin Keyhüsrev, vezir Fahreddin Ali, Atabeg Mecdeddin Muhammed, Müstevfi Celâleddin Mahmud ve diger devlet adamlarini Tokat'a götürdü. Memlûk sultani Baybars kazanilan zaferden sonra öncü birlikleri kumandani olan Sungur el-Eskar'i Mogol askerlerini takip etmekle görevlendirdi. Kayseri halkina eman verdigini bildirdi ve askerlerin para karsiliginda alis veris yapabilmeleri için çarsi ve pazar yerlerinin açik bulundurulmasini istedi. Baybars yol boyunca halkin coskun sevinç gösterileriyle karsilandi. Kayseri sehrinin ileri gelenleri, âlimleri, tüccarlari ve halki da onu tekbir sesleriyle karsladilar. Sultan cuma günü, basinda çetr oldugu halde sehre girdi ve Selçuklu tahtina oturdu. Kadilar, sûfiler ve beyler huzura çikip tahti öptüler. Sultan burada cuma namazini kildi. Adina hutbe okundu ve para basildi. Sultan Baybars Kayseri'de bulundugu sirada Karamanoglu Mehmed Bey de itaat arzetti. Sultan da Ermenek ve Larende (Karaman)'den sahile kadar uzanan topraklari Karamanogullarina verdi. Muineddin Pervane de Sultana elçi gönderip itaatini bildirdi. Bunun üzerine Baybars da onu Kayseri'ye davet ederek makaminin basina geçmesini istedi. Fakat Pervane durumdan emin olmadigi için hem Abaka Han'a hem de Sultan Baybars'a baglilik göstermeye çalisiyordu. Sultan Selçuklu devlet adamlarinda Mogollarla ugrasacak cesaret göremedigi için Kayseri'de uzun süre kalmanin halk ve askerleri açisindan doguracagi tehlikeleri düsünerek yaklasik 10 gün sonra sehri terketmeye karar verdi. Seyfeddin Çalis'i Kayseri valisi tayin ettikten sonra da buradan ayrildi. Bu sirada Giyaseddin Keyhüsrev ile Pervane kendisine elçi göndererek bir süre daha kalmasini istediler, ancak sultan samimiyetsizliklerini gördügü için elçiyi azarladi ve Pervane'ye "Anadolu'yu ve yollarini ögrendik. Biz buraya Selçuklu tahtini ele geçirmek niyetiyle gelmedik. Tahtimiz ve Kudüs'ün fethi bize yeter" diye haber gönderip üzüntü ve öfkesini ifade ettikten sonra savasa katilan Selçuklu beylerini de yanina alarak Kizilsu, Karacahisar, Yabanlu pazari, Elbistan, Akçaderbend, Göksu, Göynük ve Maras yoluyla Haleb'e gitti. Sultan Baybars'in Anadolu halkinin Mogol zulmünden kurtulmasi için büyük bir firsat olan bu seferinden de Muineddin Pervane'nin kararsiz tutumu yüzünden netice alinamamis ve Mogol zulüm ve tahakkümü devam etmistir. ABAKA HAN'IN ANADOLU SEFERİ Sultan Baybars'in Mogollar karsisinda kazanmis oldugu basari Anadolu halkini büyük bir sevince bogmustu. Ancak Mogollarin ugradigi bozgundan Muineddin Pervane'nin gönderdigi Seyfeddin Erbegi adli elçi vasitasiyla haberdar olan Abaka Han derhal büyük bir orduyla harekete geçti ve Erzincan-Divrigi yoluyla Elbistan'a ulasti. Muineddin Pervane de III. Giyaseddin Keyhüsrev ve vezir Fahreddin Ali ile birlikte Abaka Han'in yanina gitti. Savas meydanini gezen ve Mogol kumandan ve askerlerinin cesetlerini gören Abaka Han çok üzüldü. Ölüler arasinda Selçuklu kumandan ve askerlerinin olmadigini farkedince öfkelendi ve Memlûk sultaniyla isbirligi yaptigini söyleyerek Muineddin Pervane'yi azarladi. O her ne kadar Mem-lûk sultaninin gelisinden kesinlikle haberi olmadigini söyledi ise de o sirada orada bulunan Emir Izzeddin Aybeg onu yalanlayarak Sultan Baybars ile sürekli haberlestigini ve Anadolu'ya gelmesi için tesvik ettigini söyledi. Abaka Han bütün öfke ve gazabina ragmen Suriye'de bulunan Sultan Baybars'a karsi bir sefere çikmaya cesaret edemedi ve bir mektup göndererek hakaretlerde bulundu. Daha sonra Elbistan'dan Kayseri'ye hareket etti ve sehrin yagmalanmasini ve halkin kiliçtan geçirilmesini emretti. Bunun üzerine sehrin âlim ve büyükleri Abaka Han'i ziyaret ederek halkin itaatkâr oldugunu ve bu olayda hiç bir günahi bulunmadigini söylediler ve ancak bu yalvarip yakarmalar sayesinde onu umumî bir katliamdan vazgeçirdiler. Fakat yine de sehir yagmalandi ve Kadi Celâleddin Habib ve diger bazi ileri gelen kisiler sehit edildiler. Abaka Han Kongurtay Noyan'i Anadolu'nun idaresiyle görevlendirip Azerbaycan'a döndü. Muineddin Pervane ile vezir Fahreddin Ali'yi de yaninda götürdü. Yol boyunca ugradigi bütün sehir ve kasabalarin yagma edilmesini ve Türkmenlerin öldürülmesini emretti. Veziri Semseddin Cüveynî ona halkin günahsiz oldugunu söyleyip sefaatte bulunduysa da binlerce müslümanin öldürülmesine mani olamadi. Binlerce esirle beraber Bayburt'a vardigi sirada yasli bir zat "Ey yeryüzünün sultani! Düsman senin ülkene girdi fakat tebeana dokunmadi. Sen ise düsmanina karsi harekete geçtigin halde tebeayi esir aldin ve öldürdün. Acaba senden önce hangi hükümdar böyle bir harekette bulunmustur?" diyerek Abaka Han'i zor durumda birakmis, neticede yüzbinlerce esirin serbest birakilmasina vesile olmustur. Abaka Han dönüste Muineddin Pervane'nin mallarinin müsadere edilmesini ve Sebinkarahisar gibi iktalarinin da geri alinmasini istedi. Ilhanli hükümdarlarinin yazlik merkezi olan Aladag'a varinca Pervane yargilandi. Öldürülen Toku ile Todavun noyanlarin karilarinin feryad ederek aglamalarindan etkilenen han bazi Mogol kumandanlarinin israri karsisinda idam edilmesine karar verdi. Gökçe Noyan adli Mogol kumandani Muineddin Pervane'yi yakinlariyla birlikte götürüp idam etti (676/1277). Muineddin Pervane taht kavgalarinin devam ettigi ve Mogol baski ve zulmünün arttigi, devlet nüfuz ve otoritesinin sarsildigi bir dönemde mahirane siyasetiyle ülkeyi 15 yil boyunca idare etmeyi basarmistir. Pervane'nin öldürülmesinden sonra ülkede huzur kalmamis, Mogollar malî baskilarini daha da siddetlendirmislerdir. Bu yüzden Anadolu halki Pervane dönemini daima büyük bir özlemle yad etmistir. Bununla beraber surasi da unutulmamalidir ki, o Mogollarla iyi iliskiler kurma konusunda ne kadar basarili olmus ise Sultan Baybars'in Anadolu seferiyle ilgili tereddüt ve cesaretsizlikleriyle hatalari yüzünden de o derece basarisizliga ugramistir. Bu hatalari hem kendisi hem de devlet için pahaliya mal oldu. O, sahsî ihtiraslari aklina galip geldiginden kendisine rakip saydigi degerli devlet adamlari, kumandanlar ve sultanlari tasfiye etmekten de çekinmedi. Hulasa, Muineddin Pervâne, meziyet ve kusurlariyla bir devrin kurulusuna ve çöküsüne sebep olan meshur bir sima olarak tarihteki yerini almistir. Bazi kaynaklar o dönemdeki meshur âlim ve seyhlerin birbiri ardindan ahirete intikaliyle Anadolu'nun sahipsiz kaldigini ve basa gelen felâketlerin bunun sonucu oldugunu kaydederler. Anadolu'nun manevî koruyuculari arasinda ilk sirayi isgal eden büyük mutasavvif Mevlânâ Celaleddin-i Rûmî'nin 17 Aralik 1273'te ölümünden birkaç ay sonra büyük bilgin Sadreddin-i Konevî de vefat etmis ve bu iki büyük feyiz kaynagindan mahrum kalan halk çektikleri sikintiyi buna baglamistir. KARAMANOĞULLARI'NIN KONYA'YI ELE GEÇİRMELERİ VE SİYAVUŞ'UN SULTAN İLÂN EDİLMESİ Anadolu'da Mogollarla mücadele eden beyliklerin basinda Karamanogullari yeraliyordu. Her ne kadar onlar da Selçuklu-Mogol müsterek kuvvetleri karsisinda birkaç defa bozguna ugratilmis ise de Mehmed Bey zamaninda tekrar güçlenmislerdi. Hatiroglu Serefeddin'in isyani sirasinda onunla isbirligi yapan Mehmed Bey sinirlari dahilinde ve sahil boylarindaki Mogollari uzaklastirmis, Selçuklular'a vergi ödemeyi reddederek bagimsizligini ilân etmisti. Hatiroglu'nun isyani bastirilinca Muineddin Pervane Mogol kumandanlarinin iznini alarak Karamanogullari'na karsi sefere çikti. Karamanogullari baris talebinde bulundu ise de Kadi Hutenî'nin oglu Bedreddin Ibrahim buna yanasmadi. Meydana gelen savasta Selçuklu ordusu bozguna ugradi ve pek çok kayip verdi. Zor durumda kalan Bedreddin Ibrahim gönderilen Mogol takviye kuvvetleriyle muhasaradan kurtarildi ise de onlar da Karamanogullari karsisinda tutunamayarak Konya'ya geri çekildi. Muineddin Pervane Konya'da Selçuklu kumandanlariyla görüsüp yeni bir sefere hazirlanmaya karar verdi ise de Memlûk sultani Baybars'in Anadolu seferi yüzünden bu da gerçeklestirilemedi. Karmanoglu Mehmet Bey kardesi Ali Bey'i Kayseri'ye gönderip Sultan Baybars'a itaat arzetti. O da sancak ve mensûr gönderip Ermenek'ten sahillere kadar uzanan sahada Karamanogullari'nin hakimiyetini tanidi. Mehmet Bey Esref ve Menteseogullari'nin destegiyle Konya üzerine yürüdü. Sahibata Fahreddin'in ogullari iç karisikliklar yüzünden Karahisar'a çekilmis olduklari için Konya'da ciddi bir mukavemet gücü kalmamisti. Naib Eminüddin Mikâil sehrin kapilarini kapatarak müdafaaya çekildi. Mehmet Bey Konya'yi Sultan Baybars adina teslim almak için geldigini ve yaninda bir Selçuklu sehzadesi bulundugunu söyleyerek sehri teslim etmelerini istedi. Fakat Eminüddin bu sözlere aldiris etmeden sehri savunuyordu. Neticede sehrin kapilari odunlar yigilarak atese verilince Eminüddin tebdil-i kiyafetle kaçmaya karar verdi. Fakat yolda yakalanip Melikü's-Sevâhil Bahaeddin ile birlikte öldürüldü. Karamanogullari 9 Zilhicce 675 (15 Mayis 1277) tarihinde Konya'ya girdiler ve sehri yagma ve talan ettiler. Sonra da II. Izzeddin Keykâvus'un oglu oldugunu iddia ettikleri Alaeddin Siyavus'u Selçuklu sancagi altinda sehre getirip sultan ilân ettiler. Basta Mehmet Bey olmak üzere Ahi Ahmet Sah ve sehrin ileri gelenleri ona biat ettiler. Kale muhafizlari da bu gelismelerden haberdar olup bagliliklarini bildirdiler. Alaeddin Siyavus tahta çikinca kapisinda bes nevbet çalindi, adina hutbe okundu ve para basildi. Merasimden sonra toplanan divanda etrafa fermanlar gönderilip vali ve kumandanlar itaata çagrildi. Karamanoglu Mehmet Bey divanda "bundan sonra, divanda, dergâh, bargâh, meclis ve meydanda Türkçe'den baska bir dil kullanilmayacaktir" diye bir karar aldi. Onun Türkçe'nin devlet dili olmasi için aldigi bu önemli karar Farsça yazilan belgelerin Türkçe'ye çevrilmesinin zorlugu ve Karamanogullarinin kültür seviyelerinin yeterli düzeyde olmamasi yüzünden uygulanamamistir. SELÇUKLULARLA KARAMANLILAR ARASINDAKI MÜCADELELER Konya'nin Karamanlilar'in eline geçmesi ve Alaeddin Siyavus'un sultan ilân edilmesi üzerine Sahib Ata'nin iki oglu Taceddin Hüseyin ile Nusretüddin Hasan Afyon Karahisar'dan asker toplayarak bassehir Konya'ya hareket ettiler. Karamanoglu Mehmet Bey ile Siyavus da Aksehir istikametinde yola koyuldular. Taceddin Hüseyin, Degirmençayi'ni geçerken öldürüldü. Böylece baslayan savas sirasinda Germiyanogullarina mensup birlikler geri çekilince Sahibataogullari'nin askerleri dagildi. Savas sirasinda Nusretüddin Hasan, Beylerbeyi Semseddin Yavtas'in oglu Celaleddin Hüsrev gibi Selçuklularin önde gelen kumandan ve devlet adamlari öldürüldü. Daha sonra Afyonkarahisar üzerine yürüyüp kaleyi kusattilarsa da netice alamayip 1277 Haziraninda ele geçirdikleri ganimetlerle Konya'ya döndüler. Bu zaferden sonra Karamanogullari ve onlarin destegindeki Alaeddin Siyavus hakimiyet sahalarini Ankara'dan Akdeniz kiyilarina kadar yaymislardi. Ancak bu sirada III. Giyaseddin Keyhüsrev'in büyük bir Mogol ordusuyla harekete geçtigi haber alindi. Karamanoglu Mehmet Bey bu haberleri gizli tutuyor, Konya'daki hazineyi baska bir yere naklettiriyordu. Selçuklular Mogol birliklerinin himayesinde harekete geçerek Karamanogullari'nin Aksehir ve Ilgin gibi bazi yerlerdeki askerlerini öldürdüler, kadin ve çocuklarini esir aldilar. Mehmet Bey ile Siyavus Filâbâd'da ordugâh kurmuslardi. Buradan sehre gidip halka askerlerin alisveris yapmalari için kapilari açmalarini söylediler. Fakat onlar Ahmedek kapisi hariç bütün kapilari kapattilar ve hendekler üzerindeki köprüleri yiktilar. Konya kadisi Siraceddin Mahmûd Urmevî bir fetva çikararak halki sehirlerini savunmaya tesvik ettigi gibi kendisi de ok atarak bilfiil müdafaaya katildi. Karamanogullari Konya'yi bir süre daha muhasara ettikten sonra kale ve baglari tahrib ederek Ermenek'e dogru çekildiler ve Siyavus'u da yanlarinda götürdüler. Böylece Selçuklu kaynaklarinda tahkir maksadiyla Cimri adi verilen Alaeddin Siyavus'un 37 günlük saltanati da sona ermis oluyordu . Selçuklular Karamanogullari'ni Akdeniz'e kadar takip ederek çok sayida Türkmeni esir aldilar. Kis yaklasinca Karamanogullari müstahkem mevkilere çekilip derbentleri kapattilar. III. Giyaseddin Keyhüsrev ile vezir Fahreddin Ali Sahib Ata Konya'ya, Mogollar da Tokat'in Kazova kislagina döndüler. Bir süre Konya'da kalan III. Giyaseddin ile Sahib Ata Karamanogullari'na toparlanma imkâni vermeden tekrar harekete geçti ve Mut ovasina (Içel) girdiler. Mehmet Bey, Siyavus'u müstahkem bir kaleye yerlestirip emniyetini sagladiktan sonra gelismeleri takip etmek üzere yola koyuldu. Kurbaga Hisari'nda dar bir geçitten geçerken iki kardesiyle birlikte öldürüldü. Böylece bassiz kalan Türkmenler muhtelif istikametlere dagildilar. Selçuklu-Mogol müsterek kuvvetleri onlari takip ederek yakaladiklarini kiliçtan geçirdiler. Sultan III. Giyaseddin ile Sahib Ata da Mogol hakimiyeti altinda Selçuklu saltanatini sürdürmek üzere Konya'ya döndüler. Mehmet Bey'in ölümünden sonra Alaeddin Siyavus saklandigi kaleden kaçarak Anadolu'nun batisindaki Türkmenleri etrafinda toplamis ve mücadeleyi bizzat yürütmüstür. III. Giyaseddin Keyhüsrev ile Sahib Ata Fahreddin Ali Kazova, Ankara ve Diyarbekir yöresinden topladigi askerlerle Ammuriye'ye kadar geldiler. Alaeddin Siyavus ise bu sirada Pinarbasi'nda bulunuyordu. Selçuklu-Mogol ordusu Sakarya suyu köprüsünü geçip Bolvadin istikametinde ilerlediler. Taraflarin öncü kuvvetleri arasinda baslayan savas sirasinda Subasi Alemüddin Kayser, Siyavus'un kümbedhaneden götürdügü Sultan I. Alaeddin Keykubad'a ait sancagi alip III. Giyaseddin Keyhüsrev'e teslim etti. Siyavus'un kumandanlarindan olup Sahib Ata'nin ogullarini öldüren Saru Ala da esir alinip öldürüldü. Türkmenler gece karanligindan istifadeyle kaçip kurtuldular. Siyavus da kaçarken Germiyanli Türkmenler tarafindan kirmizi çizmeleri ve etrafindaki askerlerin davranislarindan süphelenilerek yakalandi. Ertesi gün III. Giyaseddin'in emriyle öldürüldü ve derisi yüzülerek saman doldurulduktan sonra Konya ve diger bazi sehirlerde teshir edildi. 17 Muharrem 678 (30 Mayis 1279) günü kazanilan bu zafer Anadolu'da çok büyük bir sevince vesile oldu. Hatta o devrin sairlerinden biri bu müjde haberini ihtiva eden mektubu aziz bir kâgit olarak tavsif etmekte, onlarin halki birbirine düsürüp akittiklari kan sonunda kazanilan bu zaferden dolayi sultani tebrik etmektedir. Sultan III. Giyaseddin Pinarbasi'ndan Borgulu kalesine inip ordugâh kurdu. Burada iken Ladik ve Honas'a hakim olan Ali Bey yakalanip Karahisar kalesine hapsedildi. Türkmenleri affeden Sultan, Vezir Sahib Ata ile Konya'ya döndü. Selçuklu sultani Kadi Celaleddin Mahmud'u Abaka Han'a gönderip zaferi bildirince o da bu basarilarindan dolayi Sahib Ata'ya hil'at gönderdi ve Kivâmü'l-mülk lâkabini verdi. Celâleddin Mahmud da saltanat naibi oldu. |
-
Anadolu Devletleri
- Ahlatşahlar
-
Artukoğulları
- Tarihçe 400-401
- Harput Artukluları Anonim
- Belek Gazi bin Behram 506-518
- İmam-el-din Ebu Bekir 581-600 5
- Nizam-el-din İbrahim 600-620
- Ahmed el-Hızır 620-631
- Nur el-din Artuk Şah 631
- Hısn Artukluları Anonim
- Fahreddin Kara Arslan 543-570 18
- Nureddin Muhammed 570-581 5
- II. Kutbeddin Sökmen 581-597 8
- Nasreddin Mahmud 597-619 7
- Rükneddin Mevdud 619-629 7
- Mardin Artukluları Anonim 5
- Necmeddin İlgazi 502-516
- Hüsameddin Timurtaş 516-547 9
- Emir Şirbarik ?-566 2
- Necmeddin Alpi 547-572 14
- II. Kutbeddin İlgazi 572-580 6
- Yavlak Arslan 580-597 17
- Artuk Arslan 597-637 44
- I. Necmeddin Gazi 637-658 16
- Kara Arslan 658-691 5
- Şemseddin Davud 691-693
- II. Necmeddin Gazi 693-712 8
- İmameddin Ali Alp 712
- Şemseddin Salih 712-765 29
- El-Melik Ahmed 765-769
- Mahmud el-Salih 769
- El-Muzaffer Davud 769-778 9
- El-Zahir İsa 778-809 7
- Salih 809-812
- Beytekinler
-
Haçlılar
- Tarihçe 600-601
- Antakya Haçlıları Anonim
- I. Bohemond 492-494 | 496-497
- Tancred 494-496 | 497-505 5
- Roger of Salerno 505-512 2
- II. Bohemond 519-524
- Anonim Dönem 513-534 2
- Raymond of Poitier 530-543 2
- III. Bohemond 543-558 | 558-597 9
- IV. Bohemond 597-612 | 615-630
- Raymond Roupen 612-615 3
- V. Bohemond 630-649
- Geç Anonim Dönem 647-666
- Urfa Haçlıları Anonim
- I. Baldwin 491-493
- II. Baldwin 493-497 | 501-519 4
- Richard of Salerno 497-501
- I. Joselin 512-525
- II. Joselin 525-538
- İnaloğulları
- Saltuklar
-
Danişmendliler
- Tarihçe 900-901
- Kayseri Danişmendlileri Anonim
- Danişmend Gümüştekin 464-497 1
- Emir Gazi 497-529 3
- Melik Muhammed 529-538 2
- Melik Zünnun 538-570 11
- Sivas Danişmendlileri Anonim
- Nizameddin Yağıbasan 538-559 10
- Melik Şems el-din İsmail 559-567 2
- Malatya Danişmendlileri Anonim
- Ayn üd-Devle 538-547 1
- Zülkarneyn 547-557 2
- Nasıreddin 557-565 | 570-573 3
- Fahreddin Kasım 565-567 1
- Efridun 567-570
-
Mengücekliler
- Tarihçe 920-921
- Mengücek Gazi 464-513
- Emir İshak Bey 513-537
- Erzincan Mengücekleri Anonim
- Melik Mahmud 537-546
- Melik Alaeddin Davud 546-557
- Fahreddin Behramşah 557-622 15
- Selçukşah ?
- II. Alaeddin 622-625
- Kegonya Mengücekleri Anonim
- Muzaffereddin Mehmed 622-625
- Divriği Mengücekleri Anonim
- I.Süleyman 537-566 4
- Seyfeddin Şahinşah 566-591 6
- İshak ?
- Melik II. Süleymanşah 591-625
- Melik Ahmedşah 625-640
- Turan Melek 640-649
- Melik Müeyyed Salih 649-674
-
Zengiler
- Tarihçe 960-981
- Musul Zengileri Anonim
- İmadeddin Zengi 521-541
- I. Seyfeddin Gazi 541-544
- Kutbeddin Mevdud 544-565 2
- II. Seyfeddin Gazi 565-576 5
- I. İzzeddin Mesud 576-589 1
- I. Nureddin Arslanşah 589-607 2
- II. İzzeddin Mesud 607-615 2
- II. Nureddin Arslanşah 615-616
- Nasıreddin Mahmud 616-631 2
- Lulu Zengileri Anonim
- Bedreddin Lulu 631-657 9
- Rukneddin İsmail 657-660
- El-mücahid İshak 659-660
- El-muzaffer Ali 660
- Halep Zengileri Anonim
- Nureddin Mahmud 541-569 2
- El-Salih İsmail 569-577 8
- Musul Zengileri Anonim
- II. İmadeddin Zengi 566-594 7
- Kutbeddin Muhammed 594-616 7
- İmadeddin Şahinşah 616
- Celaleddin Mahmud 616-617
- Cizre Zengileri Anonim
- İzzeddin Ebubekir 544-551 6
- Muizeddin Sencerşah 576-605 2
- El-Muazzam Mahmud 605-624 2
- Veliahd el-Melik el-Zahir 639 1
-
Anadolu Selçuklu Devleti
- Tarihçe 485-1318
- Selçuklu Posta Mühürleri 5
- Anonim Selçuklu 10
- I. Kılıçarslan 485-501 9
- I. Mesud 510-550 8
- II. Kılıçarslan 539-550 | 550-588 31
- Mesudşah 584-600 9
- Melikşah 582-594 8
- Tuğrulşah 582-598 12
- Cihanşah 622-628 6
- Kayserşah 584-597 2
- I. Keyhüsrev 588-595 | 601-607 75
- II. Süleymanşah 582-595 | 595-600 35
- III. Kılıçarslan 601
- I. Keykavus 607-616 28
- I. Keykubad 601-608 | 616-634 139
- II. Keyhüsrev 634-643 161
- 3 Kardeşler 647-655 74
- 2 Kardeşler 652 2
- II. Keykavus 643-647 | 655-658 95
- IV. Kılıçarslan 646-647 | 655-664 168
- III. Keyhüsrev 664-682 280
- Siyavuş 675-676 4
- II. Mesud 681-697 | 699-710 251
- III. Keykubad 697-701 140
- III. Mesud 699 1
- V. Kılıçarslan 710-718
-
İlhanlı Devleti
- Tarihçe 653-1357
- Anonim İlhanli 653-663 3
- Hülagu 653-663 26
- Abaka Han 663-680 66
- Ahmet Teküdar 681-683 4
- Argun Han 683-690 31
- Geyhatu 690-694 2
- Baydu 694 3
- Gazan Mahmud 694-703 215
- Olcayto Muhammed 703-716 303
- Ebu Said han 716-736 593
- Arpa Han 736 4
- Musa Han 736-737 2
- Muhammed Han 736-738 57
- Satı Bek 739-740 30
- Toga Timur 737-754 22
- Cihan Timur 740-741 2
- Süleyman Han 739-746 75
- Anuşirvan 745-757 36
- II. Gazan Han 757-758 3
-
Anadolu Beylikleri
- Anonim Beylik
-
Akkoyunlular
- Tarihçe 751-873
- Anonim Akkoyunlu 80
- Osman Bey 791-839 14
- Ali 839-842
- Cafer bin Yakub 839-840 19
- Hamza 839-848 36
- Mahmud bin Osman 850-854
- Cihangir 848-857 7
- Uzun Hasan 857-882 15
- Halil 882-883
- Yakup Ebu'l Muzaffer 883-896 12
- Baysungur 896-897 1
- Rüstem Bey 897-902 10
- Göde Ahmet Bey 902-903 1
- Kasım Bey 903-908 1
- Mehmed Mirza 903-905
- Elvend Bey 903-910
- Zeynel Bey 910-914 1
- Murad 905-914
- Alaiye Beyliği
- Aydınoğulları
- Candaroğulları
- Cizre Beyliği
- Çobanoğulları
- Dulkadiroğulları
- Eretna Beyliği
- Eşrefoğulları
- Germiyanoğulları
- Hakkari Beyliği
-
Hamidoğulları
- Tarihçe 699-826
- Anonim Hamid Eğirdir 30
- Feleküddin Dündar 699-726 65
- Mübarizeddin İshak 728-735
- Mehmed Çelebi 728-?
- Mustafa Bey 735-759 1
- İlyas Bey 759-776 5
- Kemalleddin Hüseyin 776-793
- Anonim Hamid Antalya 1
- Yunus Bey 701-714 14
- Mahmud Bey 714-726 24
- Calis Hızır Bey 719-760 8
- Dadı Bey 728-? 2
- Mehmed Bey 760-779 5
- Osman Bey ?-826
- II. Yunus Bey ?-? 8
- İnançoğulları
- Kadı Burhaneddin Ahmed
- Karakoyunlular
-
Karamanoğulları
- Tarihçe 700-871
- Anonim Karaman 92
- Kerimüddin Karaman 645-660
- Şemseddin Mehmed 660-676
- Güneri Bey 676-699
- Mahmud Bey 699-708 4
- Musa Bey 708-740 | 753-755 11
- I. İbrahim Bey 708-731 | 740-744 71
- Şücaeddin Halil 731-740
- Fahreddin Ahmed 744-750
- Şemseddin 750-753
- Seyfeddin Süleyman 755-762 9
- Alaeddin Ali Bey 762-800 50
- Erhan Bey 800-805 6
- II. Mehmed Bey 805-822 | 824-826 33
- Ali Bengi 822-824 2
- II. İbrahim Bey 824 | 827-868 49
- İshak Bey 868-869 3
- Pir Ahmed 869-871 12
- Kasım Bey 871-888 2
- Karesioğulları
- Latin Kolonileri
- Menteşeoğulları
- Mutahharten Beyliği
- Ramazanoğulları
- Sahip Atabeyoğulları
- Saruhanoğulları
- Şerefhanlar
- Taceddinoğulları
-
Osmanlı İmparatorluğu
- Tarihçe 699-1341
- Anonim Osmanlı 128
- Osman Gazi 699-726
- Orhan Gazi 726-760 114
- I. Murad 760-792 17
- I. Bayezid 792-803 6
- Emir Süleyman 805-813 8
- I. Mehmed 805-816 | 816-824 48
- Musa Çelebi 813-816 2
- Mustafa Çelebi 819-825 4
- II. Murad 824-848 | 850-855 61
- II. Mehmed 848-850 | 855-886 101
- Cem Sultan 886 1
- II. Bayezid 886-918 54
- I. Selim 918-926 56
- I. Süleyman 926-974 148
- II. Selim 974-982 13
- III. Murad 982-1003 37
- III. Mehmed 1003-1012 43
- I. Ahmed 1012-1026 17
- I. Mustafa 1026-1027 | 1031-1032 6
- II. Osman 1027-1031 9
- IV. Murad 1032-1049 22
- İbrahim 1049-1058 8
- IV. Mehmed 1058-1099 1
- II. Süleyman 1099-1102 4
- II. Ahmed 1102-1106 1
- II. Mustafa 1106-1115 10
- III. Ahmed 1115-1143 16
- I. Mahmud 1143-1168 8
- III. Osman 1168-1171 1
- III. Mustafa 1171-1187 3
- I. Abdülhamid 1187-1203 1
- III. Selim 1203-1222
- IV. Mustafa 1222
- II. Mahmud 1223-1255 3
- Abdülmecid 1255-1277 22
- Abdülaziz 1277-1293 7
- V. Murad 1293 3
- II. Abdülhamid 1293-1327 44
- Sultan Reşad 1327-1336 26
- Vahdeddin 1336-1341 4
-
Anadolu Dışı Devletler
- Türkiye Cumhuriyeti
- Objeler
- Koleksiyon Hakkında
-
Makalelerim
- Nümismatik Bilgileri
-
Faydalı Web Sayfaları
- Güncelleme
- v.1.5.0113